Nobel ödüllü yazar Doris Lessingin 1919-2013 iki ciltlik otobiyografisinin ilk cildi Tenimin Altinda, yazarin Irandaki bir Ingiliz ailesinin kizi olarak dogumu, Güney Rodezyaya gidisi ve oradaki hayatini konu alarak yasaminin 1949a kadar olan kismini kapsiyor. Lessing bu kitapta bir birey olarak bilincinin, bir kadin olarak cinselliginin ve modern insan olarak siyasi kimliginin gelisimine agirlik verirken, bir yandan da 20. yüzyildaki dünya savaslarinin siradan insanlarin üzerinde sebep oldugu onulmaz yikim ve sömürge topraklarindaki irkciliga dair kendi hatiralarindan kesitler sunuyor. Otobiyografinin ikinci cildi Gölgede Yürümek ise yazarin savas sonrasi Ingilteresine kucaginda oglu Peter ve elinde ilk romani Türkü Söylüyor Otlarin taslagiyla gelisiyle basliyor. Lessing bu kitapta komünizmin 1950lerin entelektüel yasantisini hakimiyeti altina alisini ve sonralari kendi neslinin öteki entelektüellerinin cogu gibi radikal jargon ve siyasetten hayal kirikligina ugrayarak bu ideolojiyi nasil ardinda biraktigini anlatiyor. Bunlarin yani sira Lessing genc, yalniz bir anne ve bohem bir yazar olarak tecrübelerine, arkadaslarina, sevgililerine, siyasal aktiviteleri ve tiyatrodaki deneyimlerine dair hayatindan carpici kesitler sunuyor. Doris Lessingin bu iki ciltlik otobiyografisi, okuyucuya bir yazara ve onun yazin sürecinin derinliklerine temas etme firsati vererek, bunun yani sira Soguk Savas döneminin siyasal, sanatsal ve toplumsal yasantisina dair essiz bir portre ciziyor.