Thomas Pynchon yalnizca yazdiklariyla degil, münzevi yasam tarziyla da yirminci yüzyilin en büyük edebiyat figürlerinden. Paranoya, irkcilik, kolonyalizm, komplo teorileri, eszamanlilik ve entropi gibi cesitli konularda verdigi postmodernist eserlerle edebiyat tarihini degistirmekle kalmayip kendinden sonra gelen yazarlari da derinden etkileyen Pynchonin, cagimizin en mühim yönetmenlerinden Paul Thomas Anderson tarafindan sinemaya da uyarlanan romani Gizli Kusur ise yazarin yakin dönem alameti farikalarindan biri.
Yil 1970, cicek cocuklarin cagi bitiyor. Dünya degisirken kendisi ayni kalan bir özel dedektif olan Doc Sportello, eski sevgilisi Shasta bir gece kapisini calip ondan yardim isteyince hayir diyemiyor. Ancak bu mevzu epey dolambacli. Ya da Docun dikkati fazla daginik. Üstelik pesindeki yari zamanli aktör ve polis Kocaayak Bjornsen da tam bir bela.
Thomas Pynchondan Gizli Kusur, müteahhitlerin, mafya ile devletin, sahte sloganlarin ve eski askin yemyesil bir sis bulutunda dans ettigi bir roman, paranoyanin kutsal kitabi.
Pynchon paranoyaya dair algimizi degistirdi, onu sapkin bir psisik uzantidan, kurumsal bürokrasi aginin merkezi parcasina dönüstürdü. -David Foster Wallace
Thomas Pynchon, öyle bir yazim üslubuna sahip ki bizim bilmedigimiz seyleri bildigini düsündürüyor insana. -Paul Thomas Anderson